İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, “Türkiye, 1990’lı yıllarda yaptığı ne kadar kötü iş varsa ve o büyük krizleri yaşatan ne kadar kötü iş varsa aynısını tekrar yapıyor. Nakit dışı tahvil veriyoruz. Hiç hesaba kitaba girmeyen, bütçede gözükmeyen, şu anda stokta gözüken 297,6 milyar liralık yani 298 milyar liralık nakit dışı tahvil var kamu bankalarına. Yani bir yandan bütçeden para bir yandan da alt taraftan kağıt vererek kamu bankalarını ayakta tutmaya çalışıyoruz. Kamu bankaları müflis durumdadır. Dünyanın neresinde olursa olsun bu kamu bankalarına el konulur normal şartlarda” dedi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu 2024 yılı bütçe görüşmeleri devam ediyor. Komisyonda bugün Hazine ve Maliye Bakanlığı ve bağlı kuruluşların bütçe, kesin hesap ve Sayıştay raporları görüşülüyor. İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta komisyonda yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“YÜKSEK ENFLASYON DÖNEMİNDE UCUZ KREDİ YOLUYLA TÜRKİYE BİR YOLSUZLUK EKONOMİSİ YAŞADI”
Yüksek enflasyon döneminde ucuz kredi yoluyla Türkiye bir yolsuzluk ekonomisi yaşadı. İktidara yakın olanlar ucuz krediyi aldı, kullandı; bu yüksek enflasyon, ucuz kredi herkesin hoşuna gitti. Ciddi bir sermaye transferi yapıldı Türkiye’de. Bunun bütçedeki yansımalarını kamu bankalarında göreceğiz. Türkiye’de ciddi bir yoksullaşma, ciddi bir barınma krizi var. Bunu artık görmek lazım. Ciddi bir barınma krizi yaşıyor bu ülke, insanlar artık 2-3 aile aynı evde yaşıyor yani Türk töresine uygun olmayan şekilde, bağımsız aileler, birbiriyle akraba olmayanlar. Gıda krizi var, çocuk yoksulluğu var.
“SİZ DE CARİ AÇIKLA MÜCADELEYİ GABAR DAĞI’NDAKİ PETROLE BAĞLARSANIZ BU İŞ OLMAZ”
Siz de cari açıkla mücadeleyi Gabar Dağı’ndaki petrole bağlarsanız bu iş olmaz. Karadeniz’deki petrolde günlük 10 milyon metreküp denildi, şu anda 3 milyon metreküpün altına düştü. Enerji Bakanı ortada yok, genel müdür ortada yok. Bırakın Gabar Dağı’ndaki petrolü o gelsin, eyvallah, başımızın üzerinde ama onun dışında cari açıkla ilgili nasıl mücadele edeceğinize ilişkin piyasanın sizden ciddi bir beklentisi var.
Bütçe açığını, bütçedeki bozulmayı depreme bağladınız, değil. Sayın Berat Albayrak’ın gelişinden sonra veya sistem değişikliği; onun hangisinden kaynaklandığını ben ekonometrik olarak ayırt edebiliyor değilim ama son bozulma da 2021 Eylülden itibaren ‘Faiz sebep, enflasyon sonuç nas var’ deyip bütün ortalığı yangın yerine çeviren o anlamsız kararların alınmasındandır. Depremi gerekçe kılarak tarihte olmamış vergi artışları yaptınız, depremin harcamasını dışarı çıkarıyorsanız ‘deprem’ diye koyduğunuz vergileri de dışarı çıkarmanız lazım.
“KAYNAK TAHSİSİYLE SET ETTİĞİNİZ POLİTİKALAR ARASINDA HİÇBİR ALAKA YOK”
Kaynak tahsisiyle set ettiğiniz politikalar arasında hiçbir alaka yok. Bütçe ayrı bir tarafa gidiyor, ayrı bir şekilde bir bütçe yapılmış. Diğer tarafta da politikalar farklı şeyler söylüyor. Bir politikayı hayata geçirmek kaynakla olur, kaynak olmadan zaten bunu yapma imkanınız yok. ya düzenleme yapacaksınız ya kaynak yapacaksınız. Sizden düzenleme bekliyoruz Sayın Bakan, beş ay oldu geleli Meclis’e bir tane reform mahiyetinde bir kanun göndermediniz.
Türkiye, 90’lı yıllarda yaptığı ne kadar kötü iş varsa ve o büyük krizleri yaşatan ne kadar kötü iş varsa aynısını tekrar yapıyor. Nakit dışı tahvil veriyoruz. Hiç hesaba kitaba girmeyen, bütçede gözükmeyen, şu anda stokta gözüken 297,6 milyar liralık yani 298 milyar liralık nakit dışı tahvil var kamu bankalarına. Yani bir yandan bütçeden para bir yandan da alt taraftan kağıt vererek kamu bankalarını ayakta tutmaya çalışıyoruz. Kamu bankaları müflis durumdadır. Dünyanın neresinde olursa olsun bu kamu bankalarına el konulur normal şartlarda.
“HAZİNE TEFECİLERİN ELİNE DÜŞMÜŞ, TEFECİYE TESLİM BİR HAZİNEMİZ VAR”
2021 Eylülünden itibaren bütçenin faiz yükünün nasıl patladığını söylemeye gerek yok. Önümüzdeki dönemde ödenecek yükleri siz çok iyi biliyorsunuz. İç faiz ödemesi yükümlülük anlamında önümüzdeki dönem için anaparasını geçmiş, Hazine tefecilerin eline düşmüş, tefeciye teslim bir hazinemiz var. Bunların hepsinin düzeltilmesi ihtiyaç.”
